18 Şubat 2015 Çarşamba

GRİNİN ELLİ TONU- ZAVALLI ANASTASİA





Romandan uyarlanarak filmi yapılan "Grinin Elli Tonu" 14 şubat günü izleyicilerle buluştu.Film, çok sayıda ülkede izlenme rekorları kırmaya devam ediyor. Filmin içeriğinden izlenimlerimi aktaracak olursam hayal kırıklığına uğradığımı söylemek doğru olur herhalde.Şöyle ki ;
  Grey ile Anastasia arasında geçen ilişki, bir röportaj ile başlar. Grey  genç yaşına rağmen ünlü bir milyarder olarak lüks hayatı ile dikkat çekerken, Anastasia ise İngiliz Edebiyatı bölümünden mezun olmaya çalışan kendi halinde,saf bir kızı canlandırıyor. Film oldukça heyecanlı başlarken giderek durgunlaşmaya ve sıkıcılaşmaya başlıyor. Zira adamın lüks yaşamı oldukça abartılmış. Etrafında o kadar bakımlı ve güzel kadın varken kendi halinde yaşayan ve onlar gibi çekiciliğe sahip olamayan bir kız ile ilgilenmesi izileyiciye tuhaf geliyor.Erkeğin bir yandan kıza olan aşkı,bir yandan geçmişinde maruz kaldığı taciz ve şiddet nedeniyle, sadist arzularının arasında gidip gelmesi izleyenleri ikilemde bırakarak hangisini seçeceği konusunda merak uyandırıyor. Ve tüm bunlara rağmen Anastasia'nın, Grey'e duyduğu aşk yüzünden, onun sadist istek ve arzularına boyun eğmesi filmdeki dramlardan biri. Burada kadın sadece cinsel obje olarak görülerek Grey'in "ben sevişmem, beceririm". sözünün kadına bakış açısını bir kez daha beynimizde güncelliyor. Son olarak; kadınların bu filmi protesto etmesini çok haklı bir gerekçe olarak görüyor ve filmin sadist fantezileri "çekici " hale getirmesini doğru bulmuyorum. Dolayısıyla bu film, hem kitabını okuyup gelenler için, hemde sinemaseverler için hayal kırıklığıdır diyebiliriz.

Dipnot:  Sadist, başkalarına acı çektirerek zihnen doyum sağlayan kimse anlamına gelir.